4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun "Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi" başlıklı 18. maddesinde; "Kamu işvereni, iş yeri sendika temsilcisi, sendika iş yeri temsilcisi, sendika il ve ilçe temsilcisi ile sendika ve sendika şube yöneticilerinin iş yerini (…) sebebini açık ve kesin şekilde belirtmedikçe değiştiremez. (...)" hükmüne yer verilmiştir.
Tabip sen Mersin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nuna aykırı şekilde Mersin İl Temsilcisi hem de kurum temsilcisinin il içi görevlendirmeye gönderildiğini ve bu konuda gerekli mücadeleyi yapacağını açıkladı.
Tabip Sen'den yapılan açıklama;
Mersin İl Sağlık Müdürlüğü'ne Hukukun Gereğinin Yapılması Adına Açık Çağrımızdır!
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun "Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi" başlıklı 18. maddesinde; "Kamu işvereni, iş yeri sendika temsilcisi, sendika iş yeri temsilcisi, sendika il ve ilçe temsilcisi ile sendika ve sendika şube yöneticilerinin iş yerini (…) sebebini açık ve kesin şekilde belirtmedikçe değiştiremez. (...)" hükmüne yer verilmiştir. Bu maddeye rağmen aynı görevlendirme yazısı içinde hem Mersin İl Temsilcimiz hem de kurum temsilcimiz hukuka aykırı şekilde il içi görevlendirmeye gönderilmiştir.
İşin ilginç yanı şudur ki geçtiğimiz sene eylül ayında aynı yöneticiler tarafından yapılan görevlendirme iptal edilirken, ne kanun ne yönetmelik ne de yönetici değişmemiş olmasına rağmen itirazlarımız ”okumadan red vereceğiz istediği yere başvurabilir” denilerek hiçe sayılmıştır. İl temsilcimiz adına sendikamız tarafından yapılan itirazlar sonucu 10.07.2024 tarihli yürütmeyi durdurma kararı 11.07.2024 tarihinde ilgili makama tebliğ edilmiştir.
Ancak Erdemli Devlet Hastanesi yönetimi kurumlar arası yazışmaların bitmediği gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararının gereği olan ayrılış işlemlerini yapmamış ve temsilcimize hukuki kararı yok sayarak çalışmaya devam etmesi gerektiğini belirtmiştir. Benzer bir durum Hekimsen üyesi bir meslektaşımız için yaşanmış olup emsal karar da mevcuttur. (30 Aralık 2022) Şimdi açık ve net bir şekilde soruyoruz.
Asistan mobbingi gündemimizdeyken, yöneticilerin meslektaşlarımıza yapmaya çalıştığı bu mobbinge sessiz kalmamız mı beklenmektedir?
Hukukun üstünlüğünü ve yargıyı hiçe sayan, sendikal faaliyetleri engellemeye yönelik bu yaptım olducu keyfi yönetim anlayışını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.
Tabip-Sen olarak bu süreçte aktif hukuki desteğimiz temsilcimizin yanında olacaktır.