Sağlık Bakanlığı, deprem bölgesindeki aile hekimlerinin maaşından, vergi dışında ortalama 23 bin lira kesinti yaptı. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, “Aile hekimleri orada kaldıkları için cezalandırılıyor” dedi.

Geçen yıl meydana gelen 6 Şubat depremlerinden 11 il etkilenmişti. Resmi rakamlara göre 53 bin 500 insan öldü, yaklaşık 110 bin kişi yaralandı, çok sayıda depremzede göç etti. Yıkılan 18 bin 200 bina arasında, çok sayıda aile sağlığı merkezi de vardı.

Bakanlık, aile hekimlerinin ücretlerini bir yıl boyunca Ocak 2023’te aldıkları tutara sabitledi. Ancak geçen şubatta ölüm ve göçleri göz ardı ederek bölgede her biri depremzede aile hekimlerinin performansını, İstanbul, Ankara, Antalya’daki meslektaşları gibi hesapladı. Bağlı nüfus sayıları, yaptıkları aşı, takip ettikleri gebe, bebek, çocuk sayısına bakıldı. Bu hesaba göre konteynerlerde, kötü koşullarda hizmet vermeye devam eden aile hekimleri adeta cezalandırıldı. 15 Mart’ta ellerine geçen şubat maaşının neredeyse yarıya yarıya azaldığını gördüler.

Daha fazla insan ölecek

Depremden sonra bakanlıkların aile sağlığı birimlerine hiçbir malzeme desteği vermediğini, meslektaşların dayanışmasıyla eksikliklerin tamamlanmaya çalışıldığını belirten Kırımlı, bu ‘cezalandırılma‘nın da beslenme bozukluğu, aşı eksikliği vb. sorunların dile getirmesinden kaynaklandığını söyledi. Aile hekimlerinin bölgeden kaçırılmasıyla sağlık hafızasının da yok edilmesinin hedeflendiğini öne süren Kırımlı, şöyle devam etti: “Mahalleler blok blok yıkılmış. Oturanlar ölmüş ya da taşınmışlar. Ama aile hekimlerinden hala oradaki kayıtlı nüfuslarını takip etmeleri bekleniyor. Üstüne performans cezası veriliyor. Bakanlık aile hekimlerine, yan sokaktaki hastasının aşısını yapmamış gibi davranıyor. Önceki depremlerden tecrübe ettiğimiz gibi, yeni yerleşim alanlarının hayata geçmesi iki yıl sürüyor. Aile hekimlikleri nüfus değil, bölge tanımlı olmalı. Burada cansiperane çalışan arkadaşlarımız teşvik edilmeli.”

Kırımlı şimdiye dek 118 aile hekiminin bölgeden ayrıldığına dikkat cekti: “Araştırmalara göre, birinci basamaktaki hekimin bölgeden ayrılması orada ölüm oranlarını yüzde 6’ya kadar artırıyor. Zaten binlerce insan depremde ölmüş. Burada sağlık hizmetlerinin köreltilmesiyle daha fazla insanın ölümüne yol açılıyor.”

‘Bize yapılan, düşmana yapılmaz

Dr. Sevdar Yılmaz… Fotoğraflar: Diken

Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz, şehirdeki 198 aile sağlığı merkezinden 63’ünün yıkıldığını, bir o kadarının da yağmalandığını, bunların yerine bir tane bile aile sağlığı merkezi yapılmadığını, hekimlerin konteynerlerde görevlendirildiğini belirtti.

Yılmaz, şöyle devam etti:  “Görevlendirildiğimiz konteynerlerdeki hastalar bize kayıtlı değil. Aşılarını misafir hasta olarak yapıyoruz. Hekimin kendine kayıtlı hastasına ulaşma şansı yok. Bu ay bana kayıtlı nüfusa yapacağım 45 aşıyla performansımı tamamlayabiliyorum. Dört katı, 166 aşı yapmışım. Ama ulaşamadığım üç dört hasta var. Bu nedenle performans alamıyorum. Günde 76 hasta bakarsak bakanlık performansı tam yatırıyor. Bunun altında kalınca yüzde 20’si kesiliyor. Resmi rakamların çok üstünde ölen olduğunu düşünüyoruz. Resmi rakamlara göre bile 400 bin kişi burayı terk etmiş. Sağlık, İçişleri Bakanlıklarının, devlet kurumlarının ulaşamadığı vatandaşa bizim ulaşmamızı istiyorlar. Aile sağlığı merkezlerinde çalışanların maaşı yarı yarıya düştü. Kök maaşlarımızın yoksulluk sınırının altında. Evlerimiz, işyerlerimiz yıkıldı. Normal hayatına dönebilmemiz için gelirimizin artması gerekirken cezayla cezayla karşıya karşıya kaldık. İnsanın düşmanına yapmayacağı şeyi yaptılar bize.”

Kulis: AK Parti koridorlarında konuşulan 'erken seçim tarihi' Kulis: AK Parti koridorlarında konuşulan 'erken seçim tarihi'

Emekli maaşları daha yüksek!

Depremden önce sadece Antakya’da 125 aile hekimi, 125 ebe varken bu sayı, 80 aile hekimi ve 60 hemşireye düştü. Bu kadar kişi rutin işlere yetişemiyor. Ülkenin sair yerlerindeki aile hekimleriyle eşit şartlarda çalışmadıklarını vurgulayan Yılmaz, her üç-dört haftada bir de denetlenerek üzerine baskı kurulduğunu söyledi. Beceriksizliklerin aile hekimlerinin üzerine yıkılmaya çalışıldığını belirten Yılmaz, sorunların para cezası, mobbingle çözülmeye çalışıldığını söyledi.

Emekli olmaları halinde maaşlarının daha yüksek olacağını anlatan Yılmaz, “Emeklilik başvuru evraklarını aldım. Durum değişmezse emekli olmayı düşünüyorum. Maaşlarımız bu ay yoksulluk sınırının altına düştü” dedi.

Su basan konteynerlerde hizmet veriliyor

Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük, aile hekimlerine zulüm yapıldığını söyledi: “Aile hekimleri, su basan, su akıtan, rutubetli, güvensiz konteynerlerde, sağlık hizmetinin gerektirdiği koşullar sağlanmadan çalışıyor. Bu sorunları çözmeye yönelik çaba ve destek sarf edilmesi gerekirken, tek yapılan maaşlardan yarı yarıya varan miktarda kesinti yapmak oldu. Şartları nasıl iyileştirebiliriz diye uğraşmaları ve dolaşmaları gerekirken üst üste denetimler yapılıyor. Bu utanç verici durumu insani ve vicdani bir tutum olarak yorumlamak mümkün değil. Bu sadece kötü niyet olabilir.”

Bakanlık da deprem yaşatıyor

Dün (20 Mart) Hatay’da farklı oda, dernek, federasyon, sendika temsilcisi bir araya gelerek durumu protesto etti. Burada yapılan ortak açıklamada, özetle şu görüşlere yer verildi:

“Hala hasarlı binalarda çalışmaya zorlanıyoruz, hala konteynerlerde hizmet veriyoruz, hala asmlerimize güçlendirme yapılmasını bekliyoruz, hala aile sağlığı merkezleri dışında zorla görevlendiriliyoruz. Aile hekimliği çalışanları kalıcı hizmet vereceği iş yerine kavuşamıyor. Ama A sınıfı hizmet bekleniyor! Malzemen eksik, odan eksik deniyor, gruplandırma denetimleri yapılıyor, soruşturmalar açılıyor. Hastası düzeni olmayan aile hekimliği çalışanlarına tüm bunlar yetmiyormuş gibi bir deprem de bakanlık tarafından yaşatılıyor. Tek isteğimiz adil şartlar altında hak ettiğimiz şekilde sağlık hizmeti sunabilmek. Sorun enkazlarının altında kalmak istemiyoruz.”

Birlik ve Dayanışma Sendikası 3 Nolu Şube Başkanı Dr. H.Yusuf Eryazğan ise Sağlık Bakanı’na çağrıda bulundu: “Bürokratlarınızı Hatay’da görevlendirin. Burada aile hekimleri ve aile sağlığı ebeleri ve  hemşirelerinin yaşadığı zorlukları görsünler.

Editör: Sercan Yılmaz