BÜŞRA CEBECİ - Türkiye’nin kanını donduran Yenidoğan Çetesi ile işbirliği yapan ve 10’dan fazla bebeğin öldüğü 10 hastanenin ruhsatı iptal edilerek kapatıldı. Ancak bu karar hastanelerde çete ile bağlantılı olmayan doktor ve çalışanların yanı sıra tedavi gören diğer hastaları da mağdur etti. Yaşanan duruma dikkat çeken Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi ve KARAR yazarı Prof. Dr. Uğur Emek, sağlık kurumlarının hizmete devam edebilmesi için öneride bulundu. KARAR’a konuşan ekonomist Emek, doğru adımın bu hastanelere bakanlık tarafından kayyum atanması olduğu görüşünde. Zira bu hastanelerde çeteyle ilişkili olmayan ve halen çalışan 5 binden fazla personel, 500’den fazla doktor ve kimisi Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelmiş sayısız hasta bulunuyor. Duyumunu aldığı iddiayı da paylaşan Emek, pek çok özel hastanenin buraşarda bulunan hastaları kabul etmediğini söyledi. ‘Pislik aşağı doğru akar’ diyen Emek, bu olayda en büyük ihmali olan dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü Kemal Memişoğlu’nun sonrasında Sağlık Bakanı olduğunun altını çiziyor ve bu çetenin bebekleri, onların ailelerini mağdur ettiğini, bu mağduriyetin faturasının da ihmali olana değil yine bu hastanelerde bulunan hastalara ve hastanelerdeki suçsuz sağlık personeline ödetildiğini söylüyor.

Bitkisel ilaçlar için Sağlık Bakanlığı'na çağrı Bitkisel ilaçlar için Sağlık Bakanlığı'na çağrı

ÇÖZÜM BULMAK ZOR DEĞİL

Emek, bu hastanelerin açık ve canlı tutulmasının önemini şu sözlerle anlatıyor: “Bu hastanelerde kimisi Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelmiş pek çok hasta ve hasta yakını var, anbean takip edilmesi gereken, bir yerden başka bir yere taşınamayacak ağır hastalar var. Burada kendi emeğiyle, suça karışmadan hayatını geçindiren sağlık personeli ve doktorlar var. Bir düşünün bir ay maaş alamazsanız ne kadar mağdur olursunuz değil mi? Bu insanlar hiç işlemedikleri bir suç sebebiyle şu anda mağdur ediliyorlar ve arkadaşlarımdan duyduğum kadarıyla söylüyorum, bu hastanelerde bu belirsizliğe rağmen hala hastasını bırakmayan, bakımına tedavisine devam eden yüzlerce sağlık personeli var. Ağır hastalar var hasta taşımak kolay değil. Hem iş ahlakı hem de bir umutla işine devam eden bu insanları mağdur etmeden bir çözüm bulmak zor değil.”

SAĞLIK SİSTEMİ, ÖZELE BAĞLANDI

Emek, özel hastanelere bağımlı hale gelen sistem için de iktidarı suçladı. Kamu hastanelerine verilmeyen ödenekler sebebiyle hastanelerin bakımsız kaldığını söyleyen Emek, insanların mecburen özel hastanelere gittiğini, özel hastanelerin de bu insanlar üzerinden haksız bir şekilde kazanç elde etmeye çalışmasının oldukça yagınlaştığını söylüyor ve topu yeniden Sağlık Bakanlığı’nın denetim mekanizmasına atıyor: “20 yıldır özel hastaneler iyidir hata yapmaz gibi bir algı oluşturarak kamu hastanelere ödenek verilmedi, kırık camları bile tamir ettirilmedi. Pek çok kişi özel hastanelere mecbur kaldı, böyle olunca ne oldu? Herkes bu hastanelere acilden giriş yapıyor, çünkü biliyorsunuz acilden giriş yaptığınızda ücreti siz değil SGK ödüyor. Sağlık Bakanlığı’nın istatistiklerine göre 180 milyon kişi acilden giriş yapmış, bu her Türk vatandaşı iki kez acilden hastanelere giriş yaptığı anlamına gelen bir rakam. Bu sistemi yaratan da iktidar yani. Türkiye’de özel hastanelerin denetim sisteminin güçlendirmesi lazım ama bakanlık bunu yapmıyor. Yapmadığı gibi denetlemekle mesul olup denetlemeyen ya da gereğini yapmayan İl Sağlık Müdürü görevden alınması lazımken bakan yapılıyor.”

Editör: Sercan Yılmaz