Olay, 18 Ekim 2022 yılında Barbaros Mahallesi Eyüp Sultan Caddesi'nde bulunan otoparkta meydana geldi. Eşi Beyza S. (23) ile boşanma aşamasında olduğu öğrenilen Ömer S. (31), Şanlıurfa'dan kendisinden kaçan ve Kocaeli'ye yerleşen eşini takip etti. Eşinin ve kayınpederi Şahin Kılıç'ın aracıyla evinin otoparkına geldiğini gören sanık Ömer S., önce kayınpederine, daha sonra da araçtan eve doğru koşan eşine ateş etti. Olay yerine gelen polis ekipleri cinayet şüphelisi Ömer S.'yi gözaltına alırken, sağlık ekipleri yaptığı tetkiklerde Beyza S.'nin ve babasının hayatını kaybettiğini belirdi. Gözaltına alınan Ömer S., ifadesi sonrasında çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Reyap Hastanesi'nde bebek kanlarıyla kök hücre tedavisi yapılmış Reyap Hastanesi'nde bebek kanlarıyla kök hücre tedavisi yapılmış

"Ömer bana 'Hakkınızı helal edin, annem size emanet' şeklinde mesaj atmıştı"

Tutuklu sanık Ömer S.'nin Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya sanık Ömer S., maktulün aile avukatı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı katıldı. Sanık avukatı ise mazeret bildirmesi sebebiyle duruşmaya katılmadı. Konuya ilişkin tanık olarak dinlenen Ömer S.'nin dayısı A.B., "18 Ekim 2022 tarihinde görev yaptığım birlikte telefonuma Ömer'den mesaj geldi. Ömer mesajda, 'Hakkınızı helal edin, annem size emanet' şeklinde mesaj atmıştı. Ömer'i aradığımda telefonu kapalıydı. Ablamı aradığımda ona da benzer içerikte mesaj yazdığını öğrendim. Ablam, Ömer'in işi nedeniyle İstanbul'da olması gerektiğini ama Kocaeli'de olduğunu söyledi. Bunun üzerine endişe ve korkuya kapılarak Kocaeli'ye yola çıktım. Ablamın bana verdiği adresi navigasyonla bulmaya çalışıyordum" dedi.

"50 metre kala silah sesi duydum"

Navigasyonun hedefe 50 metre kaldığına dair uyarı verdiği esnada silah sesi duyduğunu söyleyen A.B., "Hemen aracı olduğu yerde bırakıp sese doğru koştum. Olay yerine gittiğimde Ömer silahı kafasına dayamış, intihar etmeye kalkışıyordu. Üstüne atlayıp silahı yere attım. Zapt etmeye çalışmak için arkasından sarılırken önünde bir tane daha silah çıkararak yine kafasına dayadı. Yoldan geçen birinden yardım istedim, silahı elinden aldık ve olay yerine gelen polis ekiplerine yeğenimi teslim ettik. Ben Ankara'da Ömer Şanlıurfa'da ikamet ediyor. Sanık ile eşi arasında boşanma süreci olduğunu biliyorum ancak detayını bilmiyorum. Anlaşmalı boşanmaya 2 tarafta yaşanmadı" şeklinde konuştu.

"Yeğenimin böyle çılgınlık yapabileceğini aklımın ucundan geçmedi"

Heyetin, "Sizde askersiniz. Ankara'dan Kocaeli'ye gelirken polise haber verdiniz mi?" sorusuna tanık, "Polisi aramadım ancak akrabalarımız maktulün avukatlarına ulaşarak sanığın çılgınlık yapabileceğini söylemiş. Sonradan öğrendiğimize göre, maktulün avukatı aracılığıyla aile bireyleri uyarılmış. Ben yola çıktıktan sonra maktuller bilgilendirildi ve gerekli tedbir almaları söylendi. Yeğenimin böyle çılgınlık yapabileceğini aklımın ucundan geçmedi. Ne yapacağını öngöremedim. Kendisine zarar vereceğini düşündüm" ifadelerini kullandı.

"Sanık, bizim Beyza ile sevgili olduğumuzu iddia ediyordu"

Sanığın Beyza'nın sevgilisi olduğunu iddia ettiği tanık A.A. ise ifadesinde, "Beyza'yı hastanede aynı birimde çalışmamızdan dolayı tanırım. Sanığı da bana attığı mesajlar dolayısıyla tanıdım. Olaydan önce sorumlumuzun işlettiği kafeye yaklaşık 10 iş arkadaşımız ile birlikte gittik. Sanık bana burada, 'Evli kadınla beraber olmaya utanıyor musun?' diye mesaj attı. Ben konuyu anlamadım. Sanık, bizim Beyza ile sevgili olduğumuzu iddia ediyordu. Beyza'nın düğünde takılan takıları alıp kaçtığı yönünde mesaj atıyordu. Sanığın iddia ettiği şekilde Beyza ile iş arkadaşlığı dışında bir ilişki olması mümkün değildir. Sanık mesajlarında beni tehdit etti, başıma bela aldığımı söyledi" diye konuştu.

"Sanırım o da benden bu cevabı almak için uğraşıyordu"

Tanık A.A. konuşmasına şöyle devam etti:

"Beyza ile iş arkadaşı olduğumuzu kanıtlamak için mesajlarımıza dair ekran görüntüsü de attım, ilk inanmadı, sonra inanır gibi oldu. Sonra bana, 'Beyza başkası ile konuşuyor haberin var mı?' diye yine mesajlar atmaya başladı. 'Beyza ile baş başa molaya çıkmışsınız' diye mesaj atıyordu. Diğer iş arkadaşlarımızla beraber molaya çıkıyorduk. Beyza ile görüştüğümde sanık ile aralarında bazı sorunlarından bahsetti. Sanığın psikolojik sorunları olduğunu söyledi. Sanığın bana karşı tehdit olayına karşı Beyza şikayette bulunabileceğimi söyledi. Beyza bana sanığın kötülük yapacak kişilikte birisi olmadığını da söylemişti. Sanık günlerce bana 'Sevgilisiniz' dediği için kendisinden sıkılmam ve kurtulmam amacıyla 'Evet sevgiliyiz' dedim. O da mesajın ekran görüntüsünü avukata paylaşacağını söyledi. Sanırım o da benden bu cevabı almak için uğraşıyordu"

Olaydan bir gün önce tehdit mesajları atmış

Duruşmada, sanığın olaydan bir gün önce kayınvalidesi ve kayınpederine attığı mesaj da okundu. Mesajda, "Kılıç ailesi bu size ilk ve son uyarım. Altınlarımı vermezseniz sizi sırayla kötürüm bırakırım. Ya korkaklar gibi karakola gider şikayet edersiniz, ya da teklifimi kabul edersiniz. Ben ölmeyi göze aldım. Bakalım canınız mı kıymetli, benden çaldıklarınız mı?" yazdığı öğrenildi. Sanık, bu mesajı alkolün etkisiyle yazdığını söyledi.

Mütalaa açıklandı

Cumhuriyet savcısı ise mütalaasında sanığın, eşi Beyza S.'ye ve kayınpederi Şahin Kılıç'a karşı işlemiş olduğu tasarlayarak kasten öldürme suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Ayrıca sanığın, kullandığı 2 ruhsatsız tabanca yönünden de cezalandırılması talep edildi.

Mahkeme heyeti, duruşmanın ertelenmesine karar verdi.(Şehir Gazetesi)

Kaynak: