Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun katıldığı bir televizyon programında yapmış olduğu  açıklamalar dikkat çekti. Sağlıkçıların maaş ödemelerine ilişkin konuşan Memişoğlu, sağlıkçılara maaş, taban ek ödeme, teşvik ek ödeme ve nöbet/icap şeklinde 4 kalemde ödeme yapıldığını kaydederken, bu kalemlerden 2’sinin emekliliğe yansıdığını savundu. Memişoğlu, ek ödemeler konusunda bir revizyonlarının olmadığını da açıkladı. Söz konusu açıklamalar sağlık emekçilerinin tepkisine neden olurken, Memişoğlu’nun söylediğinin aksine ödeme kalemlerinden yalnızca 1 tanesi emekliliğe yansıyor. Hekim Birliği Sendikası Genel Başkanı Gökhan Doğramacı, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

 “Ülkemizdeki memur statüsündeki hekim ve sağlık çalışanlarının ücretleri; maaş, sabit ek ödeme, taban ek ödeme ve teşvik ek ödeme şeklinde dört ayrı parçadan oluşmaktadır. Bu dört parçanın da hesaplanması oldukça teknik, karmaşık ve belirsizdir. Zaten Sayın Bakan da bunların karışık olduğunu belirtti. Özellikle teşvik ek ödemesinde bakanlığın sonradan belirlediği katsayılar bulunduğundan, önceden öngörülebilir olmaktan uzak. Yani çalışıyorsunuz ancak çalışmanızın karşılığında ne alacağınızı önceden bilemiyorsunuz. Bakanlık geriye dönük bir ücret belirliyor. Bu ücretler; izin, hastalık, disiplin, performans gibi çeşitli faktörlerden de etkilenmektedir. Ek ödemelere doğrudan etki eden bireysel, kurumsal ve bakanlığın belirlediği onlarca katsayı ve faktör bulunmaktadır. Örneğin, sizin performansınız yüksek olsa bile çalıştığınız kurumun katsayısı düşük olabilir veya hem sizin hem de kurumunuzun performans katsayısı yüksek olsa bile bakanlık daha düşük bir katsayı belirleyerek ek ödemenizi düşürebilir.”

‘MOTİVASYON DÜŞÜRÜYOR’

Bu belirsizliklerin hekim ve sağlık çalışanlarının motivasyonunu önemli ölçüde düşürdüğünü kaydeden Doğramacı, “Bu dört parça ücretten yalnızca maaş kalemi emekliliğe yansımaktadır. Sayın bakanımız başlangıçta hatalı bir şekilde maaş ve sabit ek ödeme emekliliğe yansıyor dedikten sonra, bu kez de maaş ve taban ek ödeme emekliliğe yansıyor şeklinde bir açıklama yapmıştır. Bu durum bile konunun ne kadar karmaşık ve zor olduğunu göstermektedir. Oysa bu üç parça da emeğimizin karşılığı olarak verilen ve vergilendirilen ücretlerdir” diye konuştu. Doğramacı, “Maaş ve sabit ek ödeme, vergisi kesilip tek bir kalem gibi hesaba geçse de sadece maaş kalemi emekliliğe yansıtılmaktadır. 4 parça ücret ile kulağa fazla alıyormuşuz gibi görünebilir. Ancak basında çıkan hekim maaşları, maaşımızdan fazla gösterilen ve emekliliğe de yansımayan rakamlar” ifadelerini kullandı. 

‘GÜVENCESİZ KOŞULLARDA İSTİHDAM EDİLİYORLAR’

Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Kemal Oskay da “Açlık sınırının 19 bin lirayı geçtiği bir dönemde emekli hekimlerin bir bölümü açlık sınırının altında maaşlarla ayakta kalmaya çalışıyor. Bir pratisyen hekimin 17 bin lira - 26 bin lira aldığını biliyoruz. Pek çok emekli sanığından emekli hekimin de yoksulluk sınırı altında maaş aldığını biliyoruz. Bununla birlikte hekimlerin 4’te 3’ü emekli olduktan sonra tekrar çalışma yaşantısına devam ediyor” dedi. Hekimlerin maaşlarının yetersizliği nedeniyle tekrar iş gücü piyasasına girdiğini kaydeden Oskay, “Güvencesiz koşullarda istihdam ediliyorlar. Özel hastanelerde, ortak sağlık güvenlik birimlerinde (OSGB); düşük ücretler ve uzun çalışma saatlerinde, uygunsuz ortamlarda çalışmak zorunda kalıyorlar” değerlendirmesinde bulundu. Oskay, “Bağkur, SSK ve Emekli Sandığı’ndan emekli hekimlerin aylıkları arasındaki eşitsizlikler de bir başka sorun. SSK emeklisi en üst düzeyden pirim yatırmış olsa da Emekli Sandığı’ndan emekli bir hekimden çok daha düşük ücret alıyor. Emekli hekimler arasında da eşitsizlik var ve derinleşiyor” diye konuştu. 

‘YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNDE OLMALI’

Oskay, önerilerini şöyle sıraladı:

“. Emekli hekimlerin maaşları, yoksulluk sınırının üzerinde olmalı. 

. Emekli hekimlere, hakettiği aylık bağlanmalı. Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan kaynaklanan emekli maaşları arasındaki fark giderilmeli.

. Ek ödemeler, çalışan çalışmayan ayırt edilmeden tüm hekimleri kapsayacak biçimde düzenlenmeli. 

. SSK emeklilerinin çalışması durumunda maaşlarından çok fazla bir para kesiliyor. 25 bin civarı. Bu kesintilere son verilmeli.”(Merve Kılıç-Cumhuriyet)

TÜİK'e göre Türkiye'nin en mutlu 10 şehri TÜİK'e göre Türkiye'nin en mutlu 10 şehri


 

Kaynak: rss