Uğurcan Boztaş
İZMİR - İzmir Tabip Odası, İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi'ne ilişkin hazırladığı saha raporunu yayımladı. Şehir Hastanesi'nin karar alma ve planlama süreçlerinin evrensel kamu yönetim ilkeleriyle bağdaşmayan ve değişen kararlarla yürütüldüğü belirtilen raporda, hastanenin birçok eksiğinin olduğu ifade edildi. Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi ve Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi'nde birçok doktorun Şehir Hastanesi'nde görevlendirilmesinden dolayı bu iki hastanede sorunlar yaşandığı raporda ifade edildi.
İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir 2’nolu Şube Eş Başkanı Erkan Batmaz Şehir Hastanesi'ndeki sorunlara ilişkin konuştu.
‘HASTA GÜVENLİĞİNİ RİSKE ATAN SORUNLAR VAR”
İzmir Şehir Hastanesi için yapılan görevlendirmelerde usul gözetilmediği belirtilen raporda, Bozyaka Eğitim Araştırma Hastanesi'nin acil tıp kliniğinde görev yapan asistanların bazılarının Şehir Hastanesi'nde de görevlendirilmesinden dolayı iş yükünün faza olduğuna dikkat çekildi. Bozyaka Hastanesi'nde acil tıp bölümü yanı sıra iç hastalıklar, radyoloji, üroloji, nöroloji, ortopedi ve diğer bazı bölümlerde de doktor eksikliğinden dolayı aksaklıkların yaşandığı vurgulanan raporda, “Asistan hekimlerin, uzman hekim veya eğitim sorumlusu olmadan tek başına işlem yapmaya çalıştığı ifade edilmektedir. Hekimler, hastanenin geleceğinin ne olacağının belirsiz olduğunu, eğitime devam edip etmeyeceği, ikinci basamak olarak kalıp kalmayacağı, yıkılıp yıkılmayacağının belli olmadığını ifade ederek bu belirsizliğin motivasyonlarını da ortadan kaldırdığını ifade etmektedir” denildiKARARLAR HER GÜN DEĞİŞİYOR’
Şehir Hastanesi'nin saha raporu hakkında bilgi veren İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak, hastanedeki sorunları çözmek için kimsenin adım atmadığını belirterek şu şekilde konuştu: “Türkiye’de yasa yok, hiçbir yasa geçerli değil. Şehir Hastanesi'nde de ilk görevlendirmeler WhatsApp ile yapıldı. Oysa devlet yazışması diye bir şey var. Birisini görevlendirdiğiniz zaman resmi bir yazı yazarsınız. Ancak çalışanlara WhatsApp’tan ‘pazartesi günü Şehir Hastanesi'ne görevlendirildiniz’ şeklinde mesaj gönderildi. Bu resmi bir şey değil ama insanlar hastaneye gitmediği zaman soruşturma açılıyor. Örneğin Şehir Hastanesi'ne asistanlar gönderiliyor ama orası Araştırma Hastanesi değil. Kararlar her gün değişiyor, Şehir Hastanesi'nde görevlendirdiği bir asistanı ertesi gün tekrar eski yerine çağırabiliyorlar. Şehir dışından da doktorların geldiğine dair duyumlar alıyoruz. Fakat şu an kaç doktor geldi, nereden geldi bilmiyoruz. Bu hastane 2 bin 500 hekimin, 3 bin 500 hemşirenin çalışmasını gerektiren bir hastane fakat bunun hazırlığı yapılmadı. 2 bin 500 hekimi İzmir’de nereden bulacaksınız. Bu kaosun nedeni hiçbir hazırlık yapılmadan bu hastanenin açılmasıdır. Bu durum tabi hastalara da yansıyor. Diğer şehir hastanelerinde de böyle sorunlar olmuş. Ayrıca bu hastanenin ulaşım altyapısı da yetersiz.AMELİYATHANELERDE KULLANILAN EN BASİT MALZEMELER BİLE YOK’
Şehir Hastanesi'nin çok acele açıldığını vurgulayan SES İzmir Şube Eşbaşkanı Erkan Batmaz, “Kliniklerin hepsi açılmış durumda değil. Hastanede atıl alan çok fazla ve bundan dolayı asıl ihtiyaç olan tedavi odaları gibi yerlerin çok daha küçük olduğunu tespit ettik. Her gün malzeme eksikliği haberi alıyoruz. Ameliyathanelerde kullanılan en basit malzemeler bile yok. Birçok malzeme diğer hastanelerden temin ediliyor. Arkadaşlarımızın oraya ulaşım sıkıntısı her geçen gün büyüyor. Sağlık emekçileri Şehir Hastanesi'ne alelacele gönderildi ama kreş sorunu var. Kreş, orada çalışanlar için hayati öneme sahip çünkü şehrin bir ucundan diğer ucuna gidiyorlar. Bir belirsizlik ortamı var çünkü kimin neye göre ve nasıl görevlendirildiği belli değil. Her hastaneden görevlendirmeler oluyor. Tepecik ve Bozyaka Hastanesi'nin kapatılmasıyla birlikte oluşan yatak eksikliği sıkıntısını çözeceği iddia ediliyordu ancak bugün baktığımız zaman Şehir Hastanesi bu eksikliği gidermiş değil. Düzensiz ve plansız açılışın bedelini hem sağlık emekçileri hem de halkımız ödüyor” dedi.
