Dicle Üniversite Tıp Fakültesi’nde 17 Temmuz’da verilen öğlen yemeğinden ötürü çok sayıda hasta, refakatçi ve sağlık çalışanı zehirlendi. Avşarlar Yemekçilik tarafından dağıtılan 2 bin kişilik yemeği yiyenler, daha sonra mide rahatsızlığı yaşamaya başladı. Hastane idaresinin ise zehirlenen personellere rapor aldırtmadığı iddia edildi.
Mezopotamya Haber Ajansı'nda yer alan habere göre ayrıca 29 Mayıs’ta hastanenin Patoloji bölümüne gönderilen yemeğin içerisinden böcek çıktığı ve buna dair tutanak tutulduğu da aktarıldı.
‘ZEHİRLENEN PERSONELE RAPOR VERİLMEDİ’
Genel cerrahi servisinde hasta bakıcısı olarak çalışan Kadriye Yılmaz, yemeklerin kötü ve sağlıksız olduğuna defalarca tutanak tutulduğunu ancak bunun idare tarafından kale alınmadığını söyledi. Yılmaz, “Şimdi arkadaşlarımız yemeklerden kaynaklı zehirlendi. Buna rağmen adli vakaya girmesin diye rapor verilmedi” diye belirtti. Yemek şirketinin tarihi geçmiş bakliyat ve şoklanmış etlerle yemek yaptığını iddia eden Yılmaz, “Yemek kartı versinler ve yemek ihtiyacımızı dışardan karşılayalım. Hastanenin yemeğini yemek istemiyoruz ve yemeyeceğiz de. Çünkü artık hastanede yemek yemeye korkar olduk. Acaba bu gün de zehirlenecek miyiz korkusuyla yaşıyoruz” dedi.
‘YEMEK YİYEMİYORUZ’
Hastanede temizlik personeli olarak çalışan Hasan Altaş da kötü olduğundan kaynaklı yemek yiyemediklerini ve çoğu kez aç kaldıklarını belirtti. Her yemek sonrası sağlık sorunları yaşadıklarını dile getiren Altaş, daha yemeden kokudan rahatsız olunduğunu söyledi. Altaş, “Zehirlenen arkadaşlarımızın çoğu şuan hala toparlanamadı ve onların sorumlulukları da bize kaldı. Yetkililer derhal duruma el atmalı ve mümkünse yemekler bizzat hastanede yapılsın. Dışardan gelmesin” ifadesini kullandı.
‘3 YIL ÖNCEDE BENZER VAKA YAŞANDI’
Fakültede 11 yıldır çalışan temizlik personeli Zekiye Alakuş ise yemek sorununun yıllardır sürdüğünü vurguladı. Üç yıl önce de zehirlenme vakasının yaşandığını dile getiren Alakuş, şöyle devam etti: “O dönem zehirlenenlerden biri de bendim. O günden sonra da zehirlenme korkusuyla yemeklerimi evden getiriyorum. Yemek paramızı kesmek yerine bize versinler dışardan gönül rahatlığıyla yemeğimizi yiyelim. Çünkü yemekhaneden yemediğim halde maaşımdan kesiliyor. Yemediğimiz yemeklerin parasını bize geri versinler. Ki biz o parayla dışardan yemek alabilelim.” (Duvar)