Genel Sağlık-İş Sendikası, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 36 yatak kapasiteli yenidoğan yoğun bakım ünitesinin 10 yataklı biriminin kapatıldığını bildirdi. Sendika Genel Başkanı Derya Uğur, "Bebeklerimizin canları yine tehlikeye atılmaktadır. Eskişehir’de de bir Yenidoğan Çetesi mi var?" ifadelerini kullandı. Genel Sağlık-İş Sendikası, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 36 yatak kapasiteli yenidoğan yoğun bakım ünitesinin 10 yataklı biriminin kapatıldığı bilgisini Cumhuriyet’le paylaştı. Sendika Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, “Ülkemizde sağlık hizmeti veren kamu kurum ve kuruluşlarının yenidoğan yoğun bakım ünitelerini oranı yüzde 44, özel sektörde yeni doğan yoğun bakım yatak kapasitesi oranı yüzde 56 iken; yüksek tıbbi teknolojik donanıma sahip olan birimin neden kapatıldığını anlamakta güçlük çekiyoruz” ifadelerini kullandı.
KORUMA ÖNLEMLERİYLE ÖRNEK BİRİM
Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, yönetmeliklere uygun olarak yapılandırılmış ve milyonlarca liralık yatırımla donatılmış olan eksiksiz tıbbi cihazları, sterilizasyon önlemleri, medikal gaz tesisatları, çift giriş güvenliği ve enfeksiyondan koruma önlemleriyle örnek bir birim olarak hizmet veren bu bölümün kapatılmasının bölgede ihtiyaç duyan hasta bebeklerin hayatını riske attığını belirten Uğur, “Yenidoğan yoğun bakım servislerinde bulunması gereken anne-bebek uyum odalarının yalnızca kapatılan serviste bulunmasından dolayı vatandaşlarımız artık bu hizmetten de yararlanamamaktadır” dedi.
"HALK SAĞLIĞI ÜZERİNDEN TİCARET YAPILAMAZ"
Uğur, “Bebeklerimizin canları yine tehlikeye atılmaktadır. Eskişehir’de de bir Yenidoğan Çetesi mi var?” diye konuştu. Osmangazi Üniversitesi’nde yenidoğan yataklarının kapatılması, bölgedeki bebeklerin özel hastanelere mecbur bırakılarak kamu sağlığı yerine ticari çıkarların mı gözetildiği sorusunu akıllara getirdiğinin altını çizen Uğur, “Öte yandan da kamu zararı oluşturulmaktadır. Halk sağlığı üzerinden ticaret yapılamaz. Sağlık hizmetleri, ticarethane mantığı ile yürütülemez” tepkisini gösterdi.
Uğur, “Sağlık hakkı, tüm yurttaşların eşit ve nitelikli bir biçimde erişebilmesi gereken temel bir insan hakkıdır. Bizler, ulusal-kamucu-halkçı bir sağlık sistemini savunarak, özel sağlık sektörünün rant ve kâr amacıyla kamusal sağlık hizmetlerinin yerini almasını kabul etmiyoruz” dedi.
"TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"
Hastanenin Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman’ın bu kararı nasıl verdiğini soran Uğur, “Başhekim karara imza atmış mıdır, kararı imzalamış ise bunu hangi gerekçelerle yapmıştır? Bu süreçte hasta yenidoğan bebekler başka sağlık merkezlerine yönlendirilmiş midir? Konu ile ilgili gerekli başvurular yapılarak olayın açıklığa kavuşturulması talep edilmiştir. Konunun takipçisi olacağımız tüm idare ve kamuoyu tarafından bilinmelidir” ifadelerini kullandı.