Sözcü Gazetesinden Özgür Cebe'nin haberi
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın şehir hastaneleri başta olmak üzere sağlık alanında çığır açan projelerle önemli hizmetlere imza attıklarının altını çizerken, hastanelrde vatandaşın çilesi bitmek bilmiyor. Vatandaş artık hastalanmaya bile korkar hale geldi. Çünkü hastalandığında tedavi ve muayene hizmeti alabilmek bir o kadar daha zor.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi başta olmak üzere Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Selahaddin Eyyübi
Devlet Hastanesinde vatandaşlar muayene olabilmek için balık istifi sıra beklerken, salgın hastalık nedeniyle sosyal mesafenin bile hiçe sayıldığı hastane koridorları enfeksiyon saçıyor.
Kış mevsimiyle birlikte bir anda rekor düzeyde artış gösteren salgın hastalıklar nedeniyle hastanelerin poliklinik yapılan koridorlarında da izdiham oluştu.
Vatandaşlar muayene olabilmek için randevu bile alamazken, hastane koridorlarında sosyal mesafe hiçe sayılarak oluşturulan
uzun kuyruklar hastaları çileden çıkardı.
VATANDAŞ BALIK İSTİFİ MUAYENE OLMAYI BEKLİYOR
Grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi rahatsızlıkların baş göstermesiyle yetersiz kalan poliklinikler de vatandaşa 3 ay sonrasına randevu verilirken, hastanelere gelen vatandaşlar ise çaresiz biçimde “Artık hastalanmaya bile korkuyoruz.
Çünkü hastalanınca tedavi imkanı bulamıyoruz. Bu ülkede hastalanmak bile yoksula lüks oldu. Kulak, burun, boğaz için aylar sonrasına randevu verilir mi? Böyle bir rezalet yok. Hangi devirde yaşıyoruz” diyerek tepkilerini dile getirdiler. Kamu hastaları ile Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesinde değişmeyen bu manzara vatandaşlarla sağlık çalışanlarını da zaman zaman karşı karşıya
getiriyor. Oluşan yoğunluk ve izdiham nedeniyle birbirlerini ezen vatandaşlar saatlerde hastane koridorlarında kendilerine sıra gelmesini bekliyor.
ULTRASON İÇİN TORPİL VE REFERANS GEREKİYOR
Sadece poliklinik hizmetleri değil, MR ve Ultrason gibi hizmetlerde de büyük sorunlar yaşayan vatandaşlar, 2 yıl sonrasına gün alabildiklerini; acil vakalar da bile bu durumun öncelikli talep olarak görülmediği, tanıdık veya referans bulunması halinde 2 yıl sonrasına verilen MR ve ultrason günlerinin bir haftaya çekildiği öğrenildi.
