Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, ücretli otoyolda meydana gelen bir araç hasarıyla ilgili olarak verdiği emsal nitelikteki kararda, zarara uğrayan sürücüyü "tüketici" kabul etti ve uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerektiğine hükmetti.

Karar, Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına temyiz başvurusu üzerine verildi ve Tüketici Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki görev uyuşmazlığına ilişkin önemli bir içtihat oluşturdu.

Olayın Geçmişi: Parça Düşmesi Nedeniyle Zarar Gören Araca Dava Açıldı
Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş., sürücü Birol Karlıdağ’ın ücretli otoyolda seyir halindeyken yoldaki bir araç parçasının kendi aracına isabet ederek maddi zarar verdiği gerekçesiyle başlattığı Tüketici Hakem Heyeti kararının iptalini istedi.

Şirket, “bu olayın haksız fiil niteliğinde olduğunu ve tüketici işlemi olmadığını” savunarak dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesi görev alanına girmesi gerektiğini ileri sürdü.

Mahkemeden Hatalı Karar: Davalıya Tebligat Yapılmadan Hüküm Verildi
İlk Derece Mahkemesi, davayı görev yönünden reddederek Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğuna hükmetti. Ancak Yargıtay, hem bu görev kararının hem de davalıya tebligat yapılmadan hüküm verilmesinin hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiğine karar verdi.

YÖK'ten Açıköğretim Kararı: İktisat ve İşletme Bölümleri Kapatılıyor YÖK'ten Açıköğretim Kararı: İktisat ve İşletme Bölümleri Kapatılıyor

Yargıtay: “Sürücü Tüketicidir, Uyuşmazlık Tüketici Mahkemesindedir”
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi kararında şu ifadelere yer verildi:

“Davaya konu olan zarar, tüketici işlemi niteliğindedir. Davalı, hususi aracını ücretli otoyolda kullanırken hizmet kusurundan kaynaklı zarara uğramıştır. Bu nedenle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilmeli ve Tüketici Mahkemesi görevli kabul edilmelidir.”

Adil Yargılama Vurgusu: “Tensipte Hüküm Kurulamaz”
Yargıtay, davalıya dava dilekçesinin tebliğ edilmeden doğrudan karar verilmesini de eleştirerek, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Taraflara yargılamadan haberdar olma ve savunma yapma hakkı tanınmadan tensiben karar verilmesi hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir. Bu durum, adil yargılanma hakkı kapsamında değerlendirilmeli ve kamu düzeniyle ilgilidir.”

Kararın Önemi: Hakem Heyeti Kararları da Tüketici Hukuku Kapsamında
Karar, sadece görevli mahkemeler açısından değil, aynı zamanda tüketici sıfatının kapsamı ve Tüketici Hakem Heyeti’nin yetkilerinin sınırları açısından da emsal teşkil edecek nitelikte.

📌 Uzmanlara göre, bu içtihat; benzer şekilde ücretli otoyollarda, köprülerde, otoparklarda ya da otobüs hizmetlerinde meydana gelen zararların da tüketici hukuku kapsamında değerlendirilmesinin yolunu açıyor.