Doğan, sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin İstanbul’da çalışmak istemediğini belirterek, “İstanbul’daki sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin yüzde 87’si fırsat bulsa şehri terk edeceğini ifade etmiştir. Bu oran çok dikkat çekicidir. Bu çok vahim bir tablodur. Göz ardı edilecek, görmezden gelinecek bir durum değildir” dedi.
Sağlık-Sen tarafından gerçekleştirilen “İstanbul’da Çalışan Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerinin Yaşam Koşullarını Belirleme Araştırması”nın sonuçları kamuoyuyla paylaşıldı.
Araştırmaya ilişkin basın açıklaması Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan tarafından Sağlık-Sen İstanbul Taksim Otel’de yapıldı.
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerimizin Yüzde 87’si İstanbul’da Çalışmak istemiyor”
Basın toplantısında Genel Sekreter Durali Baki, Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Irgatoğlu ve İstanbul Şube Başkanları hazır bulundu.
“İstanbul’un Büyüklüğü Birçok Sorunu Beraberinde Getiriyor”
Genel Başkan Mahmut Faruk Doğan yaptığı açıklamada, İstanbul’da kamuda 30 binden fazla hekim ve 30 binden fazla hemşire olduğunu söyleyerek, “Bugün İstanbul’da kamuda 100 bin rakamına ulaşan sağlık ve sosyal hizmet profesyoneli bu metropole en iyi hizmeti sunmak için gece gündüz demeden gayret göstermektedir. Yapılan devasa yatırımlar, sağlık sistemimizde büyük değişim ve gelişimi beraberinde getirmiş, sağlık alt yapımızı dünya sıralamasında üst lige taşımıştır. Sadece şehir hastanelerinin yatak sayısı bugün gelişmiş olarak adlandırılan birçok ülkenin yatak sayısından fazla olduğu gibi daha da işlevsel durumdadır. İstanbul da bu gelişim ve dönüşüm seferberliğine dahil olmuş, son 5 yıl içerisinde 4 şehir hastanesi İstanbul’da hizmete sunulmuştur. Ancak İstanbul’un bu büyüklüğü, aynı zamanda birçok zorluğu da beraberinde getirmektedir. Bu zorlukların tam merkezinde ise hekimimiz, hemşiremiz, ebemiz yani sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerimiz bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Sağlık Profesyonelleri Emeklerinin Karşılığını Göremiyor”
“İstanbul gibi bir metropolde, sağlık profesyonellerimizin yaşam maliyetleri, ulaşım zorlukları ve ağır iş yükü karşısında yalnız bırakılmalarına Sağlık-Sen olarak sessiz kalamayız” diyen Doğan, sağlık profesyonellerinin fedakârlıklarının ve emeklerinin karşılığını tam anlamıyla göremediğini vurguladı.
Sağlık-Sen olarak sürekli saha araştırmaları yaptıklarını ve hekimin, hemşirenin, hizmetlinin gerçek talebini ve beklentisini ortaya koymaya gayret gösterdiklerini dile getiren Doğan, 2020 yılında yaptıkları araştırmadan çıkan verilerle 2024 verilerini karşılaştırdı.
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerinin Ekonomik Durumları 2020’den Bu Yana Geriye Gitti”
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerimizin Yüzde 87’si İstanbul’da Çalışmak istemiyor”
“İstanbul’da sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin ekonomik durumları 2020’den bu yana dramatik şekilde geriye gitmiştir” diyen Doğan, şu verilere dikkat çekti:
“İhtiyaç kredisi çekenlerin oranı 2020’de yüzde 36,4 iken, 2024’te yüzde 57,25’e yükselmiştir. Kredi kartı takibine alınma oranı yüzde 16,5’ten yüzde 18’e çıkmıştır. Çalışanların aylık gelirlerini en fazla yüzde 27,5 ile kira, yüzde 26,8 ile kredi kartı ödemesi ve yüzde 24,7 ile ev giderleri için harcadıkları görülmektedir. 2020’de birikim yapabilenlerin oranı yüzde 20,7 iken, 2024’te bu oran yüzde 13,7’ye düşmüştür. İstanbul özelinde, sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin yüzde 75,2’si geçtiğimiz yıllara göre ekonomilerinin geriye gittiğini bildirmişlerdir. Bu veriler, çalışanların geçim sıkıntısı nedeniyle borçlanmaya ve ekonomik anlamda daha fazla zorlanmaya başladığını net bir şekilde ortaya koymaktadır.”
“Barınma Masrafları, Çalışanların Maaşlarının Büyük Bir Kısmını Tüketiyor”
İstanbul’daki kira fiyatlarındaki artışların sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerini derinden etkilediğine dikkat çeken Doğan, “Sağlık profesyonellerinin yüzde 65’i kirada oturmakta ve bu arkadaşlarımızın yüzde 70,5’i 22 bin TL ve üzerinde kira ödemektedir.2025 yılı itibariyle kiralara yüzde 58,5 oranında zam yapılması beklendiği de unutulmamalıdır. Barınma masrafları, çalışanların maaşlarının büyük bir kısmını tüketmekte ve onları ekonomik bir çıkmaza sürüklemektedir” ifadelerini kullandı.
“Trafik ve Ulaşım Sorunları Tükenmişliğe Yol Açıyor”
İstanbul’daki trafik ve ulaşım sorunlarının sağlık profesyonellerinin hem maddi hem de zamansal olarak kayıplar yaşamasına neden olduğuna vurgu yapan Doğan, “2020’de araç sahibi olanların oranı yüzde 62,4 iken, 2024’te bu oran yüzde 54,6’ya gerilemiştir. Bu, araç sahibi olmanın maliyetinin çalışanlar için artık karşılanamaz hale geldiğini göstermektedir. Sağlık profesyonellerinin yüzde 65’i toplu taşıma kullanmakta ve bu arkadaşlarımızın yüzde 60’ı çalıştıkları hastaneye ulaşmak için 2 veya daha fazla araç değiştirmektedir. İşe gidip gelmek için trafikte harcadıkları süre de ise 1 saati aşanların oranı yüzde 65,6’dır. Trafik ve ulaşım sorunları yalnızca maddi bir yük değil, aynı zamanda ciddi bir zaman kaybına ve tükenmişliğe yol açmaktadır” diye konuştu.
Dün İstanbul’da toplu taşımaya yapılan 35’lik zamma da değinen Doğan, bu zamla sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin ulaşımının daha da zorlaşacağını söyledi.
“Ekonomim ‘Çok İyi’ Diyen Çalışan Kalmadı”
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerimizin Yüzde 87’si İstanbul’da Çalışmak istemiyor”
Ekonomik sorunların çalışanların aile hayatını olumsuz etkilediğini ifade eden Doğan, 2020’de ekonomik sebeplerle aile içinde sorun yaşadığını belirtenlerin oranının yüzde 46,4 iken, 2024’te bu oranın yüzde 69’a yükseldiğini söyledi.
Doğan, “2024 yılında ekonomik durumunu 'kötü' ve 'çok kötü' olarak tanımlayan çalışanların oranı, 2020’ye göre belirgin bir artış göstermiştir. Ekonomisini 'çok kötü' olarak nitelendirenlerin oranı yüzde 4,1’den yüzde 7,2’ye yükselirken, 'kötü' olarak tanımlayanların oranı yüzde 16,2’den yüzde 33’e çıkmıştır. En çarpıcı veri ise, 2024 yılına gelindiğinde ekonomisini 'çok iyi' olarak nitelendiren sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin artık hiç kalmamış olmasıdır. Bu veriler, sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin ekonomik sıkıntılarının derinleştiğini ve bu durumun çalışma motivasyonlarını ve yaşam kalitelerini ciddi şekilde etkilediğini açıkça ortaya koymaktadır” dedi.
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonelleri İstanbul’da Çalışmak İstemiyor”
Sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin İstanbul’da çalışmak istemediğini belirten Doğan, “İstanbul’daki sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin yüzde 87’si fırsat bulsa şehri terk edeceğini ifade etmiştir. Bu oran çok dikkat çekicidir. Bu çok vahim bir tablodur. Göz ardı edilecek, görmezden gelinecek bir durum değildir” diyerek sorunun büyüklüğüne dikkat çekti.
“Metropol Ödeneği ve Kira Desteği Verilmeli”
Araştırmaya ilişkin değerlendirmeleri tamamlayan Doğan, İstanbul’daki sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerinin yaşadığı sorunlara ilişkin Sağlık-Sen’in çözüm önerilerini paylaştı:
-İstanbul gibi yüksek maliyetli bir şehirde çalışan sağlık profesyonellerine özel tazminat yani Metropol Ödeneği ve Ek Destekler verilmelidir.
-İstanbul’da görev yapan çalışanlara kira desteği sağlanmalıdır.
-Kentsel dönüşüm projeleri içinde lojman olanaklarına yer verilmesi, lojman sayısının artırılması gerekmektedir.
-Sosyal konut projelerinde, TOKİ tarafından yapılan toplu konut projelerinde sağlık ve sosyal hizmet profesyonellerine öncelik verilmelidir.
-Çalışanların maaşları yaşam maliyetlerine uygun şekilde artırılmalı, teşvik ve taban ödemeleri güncellenmelidir.
-Toplu taşıma masraflarının düşürülmesi için toplu taşımada indirim uygulanmalı, servis imkanı sağlanmalıdır.
-Aşırı iş yükünü hafifletmek için yeni hemşire, ebe, sağlık teknisyeni alımları gerçekleştirilmelidir.”
“Sağlık Profesyonelleri İçin İstanbul Yaşanabilir Hale Getirilmeli”
“Sağlık ve Sosyal Hizmet Profesyonellerimizin Yüzde 87’si İstanbul’da Çalışmak istemiyor”
İstanbul gibi zorlu bir şehirde görev yapan çalışanların hak ettikleri çalışma ve yaşam koşullarına kavuşmasının zorunlu olduğunu söyleyen Doğan, “Sağlık-Sen olarak bu taleplerimizde ısrarcı olacağız. Çünkü sunmuş olduğumuz bu talepler hem sağlık sisteminin geleceği hem de sağlık profesyonellerimizin bu kadim şehirde varlığını sürdürebilmesi için elzemdir. İnsan sağlığı nasıl hayati bir öneme sahipse yukarı da belirttiğimiz taleplerimizde o kadar hayati önem taşımaktadır. Dünyanın birçok ülkesinden kalabalık olan bu kadim şehrin sağlığı için gelin sağlık profesyonellerimizin yüzünü güldürelim. Güldürelim ki sağlık profesyonelleri için İstanbul yaşanabilir bir hale gelsin” diyerek basın toplantısını noktaladı.