İstanbul'da sağlık çalışanlarına yönelik gerçekleştirilen saldırıda darbedilen ambulans şoförü saldırıya dair açıklamlarda bulundu.

Esenyurt'ta bir akaryakıt istasyonunda rahatsızlanan hasta için olay yerine giden ambulans ekibi, istasyon çalışanının 'sakinleştirici yapın' sözlerine olumsuz karşılık verince saldırıya uğradı.

SALDIRGANLAR CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ

Kavganın büyümesiyle bir bir motosiklet sürücüsü, motorunu ambulans şoförü Bülent Bal'ın üzerine sürerek düşmesine sebep oldu.

Kısa sürede yakalanan 2 saldırgan, emniyetteki işlemlerinin ardından sev edildikleri adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi.

AMBULANS ŞOFÖRÜ O ANLARI ANLATTI

Görev başında saldırıya uğrayarak yaralanan ambulans şoförü Bülent Bal, saldırının detaylarını anlattı.

Bal, "Ayın 9'unda nöbetteyken bize komuta merkezinden vaka verildi. Akşam 21.00-22.00 sıralarıydı tam saatini hatırlamıyorum. Adrese gittiğimizde iki kadının kendi aralarında kavga ettiğini gördük. Bunun üzerine polis ekibi talep ettik.

O sırada kadın ve yakınlarıyla alakası olmayan, şu anda yakalanan pompacı istasyon görevlisi bize yönelerek 'Bu hastayı alın, bu hasta bağırdığı için insanları rahatsız ediyor; rahatsız oluyoruz. 'Bu kişiyi sakinleştirici vurun alın götürün' tarzında tepkiler başladı. Biz de sakinleştirici yapamayacağımızı söyledik.

Memur ve işçi yılbaşında zam şoku yaşayacak Memur ve işçi yılbaşında zam şoku yaşayacak

"MOTOSİKLETLE BANA VURDU, AYAĞIMDAN YARALANDIM"

Bu esnada bize argo kelimeler kullanarak, küfürlü bir şekilde 'Burada sakinleştirici yapamayacaksanız niye geldiniz, ne işiniz var?' şeklinde sözler sarf etti. O sırada etrafımda insanlar toplandı.

Onlarla diyalog halindeyken arkamdan bir kişi motosikletle bana vurdu ve ayağımdan yaralandım. Şu anda basamıyorum.

"BENİ TOP GİBİ ARALARINDA ÇEVİRDİLER"

2-3 kez motosikletle vurgu orada boğuştum. Bulunduğum alan sıkışık olduğu için hızlı bir şekilde geniş alana doğru kaçmaya başladım.

Ancak şunu hesaplayamadım, oradaki insanlar da kendi adamlarıydı ve beni top gibi aralarında evirdiler çevirdiler, dayak yedim" şeklinde konuştu.

"EKİP ARKADAŞLARIMI KORUMAK İÇİN ARACA KİTLEDİM"

Ambulans şoförü Bal ekip arkadaşları kadın olduğu için tek başına onları korumaya çalıştığını anlatarak, "O esnada yapabileceğim şey şuydu. Ekip arkadaşlarım kadın olduğu için onları sağlama alıp araca kilitledim. Beni orada öldüreceklerini düşündüm.

Onlar araçtayken 112'den bize asayiş polis ekibi talep etsinler ve kendi güvenliklerini sağlasınlar diye düşündüm. Bu olay ilk olmadı son da olmayacak.

"NELERLE KARŞILAŞACAĞIMIZI BİLMİYORUZ"

2009'dan beri 112'deyim, Esenyurt, Güngören, Bağcılar ve İstanbul'un her yerinde böyle şeyler yaşıyoruz. Böyle durumlarda nelerle karşılaşacağımızı bilmiyoruz sadece şuna odaklanıyoruz ; sağlık.

Biz sağlıkçıyız neyle karşılaşacağımız belli değil. Hele hele madde bağımlılarına, trafik kazalarına ve alkollü şahıslara gittiğimizde bizden önce asayiş ekiplerinin orada olmasını istiyoruz" diye konuştu.

"ÇENEMDE KAYMA VAR, 3 GÜNDÜR PİPETLE SU İÇİYORUM"

Ambulans şoförü Bal, darp nedeniyle ayağından yaralandığını anlatarak, "Bu darbeden dolayı ayağımın üzerine basamıyorum. Kollarımda morarmalar var, çenemde kayma var ve 3 tane dişim kırık. 3 gündür pipetle su içmeye çalışıyorum, yemeğin ne olduğunu bilmiyorum.

Ağrı kesicilerle, iğneyle ayakta durmaya çalışıyorum. Şu anki süreç ne olur bilmiyorum. Ambulansa bu saatten sonra binebileceğimi sanmıyorum.

"ÖLMEDİĞİME ŞÜKREDİYORUM"

Çünkü 3 gündür uyumayı unuttum, uyusam da korkuyla kalkıyorum. Ölmediğime şükrediyorum. Beni orada bıçaklayabilirlerdi, silah çekebilirlerdi ya da başka türlü yapabilirlerdi. Şükrediyorum olayın bununla kaldığına.

Belki de 112'den tayinimi aldıracağım ya da emekli olup gideceğim. Çünkü ambulansa binip göreve çıkabileceğimi düşünemiyorum çünkü korku var bende." ifadelerin kullanı.

"BİZİ MÜDAHALE ETMEYE ZORLADILAR"

Darbedilen Bülent Bal'ın ekip arkadaşı Gülnihal P. ise, "Çok çaresiz kaldık. Sürücümüze saldırdılar müdahale edemedik. Gittiğimizde asayiş polis ekibi olay yerinde yoktu. Saldırgan bir şahıstı, ona müdahale etmemizi istediler fakat müdahale edemedik.

Bizi müdahale etmeye zorladılar. Müdahale edemeyeceğimizi söylediğimizde de polis gelmeden sürücümüze saldırmaya başladılar. Daha sonrasında sakinleştirici yapmamızı istediler, yapamayacağımızı söyledik.

"'BEKLEYİN DAHA ÇOK GELECEĞİZ' DEDİLER"

Sürücümüze arkadan motosikletli biri gelip saldırdı. Daha sonra 'Durun bekleyin daha çok geleceğiz' dediler, sürücümüzü orada tutmaya çalıştılar.

Sürücümüz, olay yerinin güvenli olmadığını görünce bizi araca kilitledi ancak kendisi araca binemedi. Olay yerinde tek başına kaldı ve bu süreçte bize hiçkimse yardım etmedi, kimse yardıma gelmedi tek başımıza kaldık" diye konuştu.

"GÖREVİME DEVAM EDEBİLECEK MİYİM BİLMİYORUM"

Gülnihal P.,"Sürücümüze hareket halindeki motorla iki kere saldırdılar. Öldüresiye darbettiler. 20'ye yakın kişi ayaklarıyla, tekmelerle, tokatlarla, motosikletle sürücümüze saldırdılar.

Psikolojim çok bozuldu. Gözümü kapattığımda sürekli bu olay karşıma geliyor. Bir gün sonra nöbetim var, nöbetime nasıl gelip görevime devam edebileceğimi bilmiyorum.

Çünkü evlere gidiyoruz, madde alımı, alkollü ve saldırgan şahıs şeklinde bizlere konu veriliyor. Gittiğimizde olay yerinde polis ekipleri olmadığında biz olay yeri güvenliğini kendimiz sağlamaya çalışıyoruz. Bazen saldırıyla karşılaşıyoruz." sözleriyle konuşmasını noktaladı.

Kaynak: rss